Katar’da Bizi Neler Bekliyor?

Geçtiğimiz günlerde 2022 Katar Dünya Kupası başladı. Hem sene ortasında başlaması olsun, hem de geçmiş ve şimdiki FIFA başkanlarının Katar hakkındaki sözleri olsun futbol kamuoyuna oldukça gergin bir hava hâkim. İşin politik tarafını da bir kenara bırakırsak normalde sezon sonunda ve yazın yapılan Dünya Kupası sezonun ortasına entegre edilerek kulüp takımları ve futbolcuların alışık olmadığı bir yapı ortaya çıkarıldı. Bazı grupların ilk maçları tamamlanmışken onların ve dünya kupası elemelerinin ışığında 4 yılda bir düzenlenen bu futbol şölenini politik konulardan uzaklaşarak grupları mercek altına alıp değerlendirdik.

          A Grubu

Ev sahibi Katar, Ekvador, Hollanda ve Senegal’in yer aldığı A grubu için Hollanda bu grubun kağıt üstündeki mutlak favorisi desek yanlış olmaz. 2018 Rusya’da yer alamayan Portakallar, Katar’a oldukça iyi bir başlangıç yaptı. Son Afrika Uluslar Kupası şampiyonu Senegal’i iki golle devirdiler. Grubun diğer maçında ev sahibi Katar ve Ekvador karşılaştı. Fenerbahçeli Valencia’nın iki golüyle galip gelen Ekvador maçın ilk bölümündeki futboluyla bu gruptan ne kadar çıkmak istediğini gösterdi. İlk maçlar sonunda grubun en kritik maçı 29 Kasım’daki Senegal-Ekvador mücadalesi diyebiliriz. Ev sahibi diğer rakiplerine göre zayıf oyunuyla, Hollanda ise kadro kalitesiyle diğer rakiplerinden ayrışıyor ancak sürprizler her zaman bu oyunun içinde. Bakalım önümüzdeki 4 maç bize neler gösterecek.

        B Grubu

Hem kağıt üstünde hem de ilk maçlar sonunda İngiltere’nin İran, ABD ve Galler’den daha iyi olduğunu söyleyebiliriz. 2018’de yarı final, 2020’de final oynayan İngilizlerin mutlak hedefi onların deyimiyle ”futbolu evine getirmek”. 6 gollü İran galibiyeti de onların bu isteğinin ne kadar fazla olduğunun göstergesi. İngiltere haricindeki üç takım birbirine oldukça yakın ancak İran ülke içinde bir karışıklık yaşıyor. Futbolcular İngiltere maçında milli marşlarını okumayı reddetti. Tecrübeli teknik direktörleri Carlos Queiroz’un bu zorlu durumu nasıl idare edeceği merak konusu. Diğer takımlara bakacak olursak ABD kadrosu genç ve çoğunluğu ilk Dünya Kupası deneyimini yaşayan oyunculardan oluşuyor. Galler ise futbol dünyasının uzun yıllardır aşina olduğu isimlerden oluşuyor ve kaptanları Gareth Bale önderliğinde 64 yıl sonra ilk kez Dünya Kupası’na katıldı ancak oyuncuların neredeyse hepsi uluslararası turnuva deneyimine sahip. İlk maçlarında birbirleriyle yenişemeyen ABD ve Galler’i zorlu İran ve İngiltere maçları bekliyor. İran da saha içine odaklanabilirse keyifli bir gruptan çıkma mücadelesi bizi bekliyor.

        C Grubu

Arjantin, Polonya, Meksika ve Suudi Arabistan’ın yer aldığı bu grup bize 2022 Dünya Kupası’nın ilk sürprizini yaşattı diyebiliriz. Son Copa America şampiyonu Arjantin, Suudi Arabistan ve kaleci Mohammed Al Owais duvarını aşamadı ve 2-1’lik mağlubiyetle Katar defterini açmak zorunda kaldı. Dünya kupalarının kahramanı Guillermo Ochoa, Robert Lewandowski’nin penaltısını çıkararak oldukça kısır geçen maçta Meksika’nın puanını kurtardı. Kağıt üstünde Arjantin grubun favorisi olsa da dünkü maçlarla gruptaki kartlar yeniden dağıtıldı. Önümüzdeki 4 maç futbolseverler adına oldukça eğlenceli olacak gibi gözüküyor. Messi ve Arjantin’in kalan iki maçta göstereceği performans futbol kamuoyunda merak konusu.

        D Grubu

Son Dünya Kupası şampiyonu Fransa, Euro 2020’de oyunuyla ve karakteriyle herkesin gönlünde taht kurmuş Danimarka,  Afrika temsilcisi Tunus ve Dünya kupalarının renkli takımı Avustralya’dan oluşan D grubunun da kadro kalitesiyle ve son şampiyon unvanıyla gelmesiyle mutlak favorisi Fransa. N’golo Kante, Paul Pogba gibi isimlerden yoksun bir şekilde Katar yolunu tutan Maviler ilk maçlar oynanmadan Ballon D’or’un son sahibi Benzema’yı ve Avustralya maçında Lucas Hernandez’i kaybettiler. Sakatlıklardan oldukça muzdarip olsalar da oyuncu havuzunun kalitesi ilk maçtan eksikleri aratmayacağının sinyallerini verdi. Milan’ın tecrübeli golcüsü Olivier Giroud, Avustralya maçında Benzema’nın yokluğunda attığı iki golle adeta Deschamps’a ihtiyaç anında kırılacak cam görevi gördü. Danimarka ise tıpkı 2020 Avrupa şampiyonası gibi tutuk bir başlangıç yaptı. Kısır geçen maçta Tunus’la 0-0 berabere kalan İskandinavlar önlerindeki Fransa ve Avustralya maçlarında daha iyi bir oyun sergilemeyi umuyor. Gruplar belli olduğu andan itibaren kamuoyunca gruptan çıkması beklenen iki takım olan Avrupa temsilcileri kötü sürprizlerle karşılaşmak istemeyeceklerdir.

        E Grubu

Son üç Dünya Kupası’nın ikisini kazanış İspanya ve Almanya gibi devlerin yanında 2014 Brezilya’nın sürpriz takımı Kosta Rika ve son yedi Dünya Kupası’nın tamamına katılma başarısı gösteren Japonya’nın tamamladığı grupta, maçlar başlamadan kamuoyunun en çok merak ettiği Panzerler mi yoksa İspanyollar mı grubu lider tamamlayacak desek yanlış olmaz. Çünkü Kosta Rika 2014’te çok başarılı olan kadrosunu yeni jenerasyonla birleştirmeyi başaramadı ve Euro 2020’nin iyi oyun oynayan ekibi İspanya karşısında 7 gollü mağlubiyetle karşılaştılar. Japonlar ise yeni jenerasyonla eskileri desteklemeyi başarsalar da kadro kalitesi olarak dev rakipleri Almanya ve İspanya’nın gerisindeler lakin futbolda işler kağıt üstünde olduğu gibi yürümüyor. Japonlar ilk yarısında kendi alanına hapsolmuş durumdayken olağanüstü disiplinleri ve harika bir son yarım saat futboluyla Almanları devirmesini bildiler ve turnuvanın bir diğer sürprizine, şu ana kadarki en keyifli maçına imzalarını attılar. Herkes turnuvanın iki büyük takımının bu gruptaki mücadelesini beklerken Japonya ve kaleci Shuchi Gonda bu hesabı grubun ilk maçından bozdu ve grubu şenlendirdi. Önümüzdeki 4 maç çok şeye gebe. Bakalım Almanlar Rusya’daki kâbusu Katar’da tekrar mı görecek ve İngiltere’yle birlikte turnuvadaki en iyi futbola sahip takım gibi gözüken İspanyollar bu oyunlarını sürdürebilecek mi?

        F Grubu

Dünya Kupası’nın eğlence vadeden gruplarından birisi olan G grubu son finalist Hırvatistan, son yarı finalistlerden Belçika, Fas ve CONCACAF elemelerine damga vurmuş Kanada’dan oluşuyor. Altın jenerasyonlarının son demlerini yaşayan iki ekip Hırvatistan ve Belçika bu turnuvada da başarılı olmayı umuyor. Hırvatistan’ı detaylandıracak olursak kaptan Luka Modric 37, Lovren ve Perisic 33 yaşını doldurdu ve yüksek ihtimalle son Dünya Kupalarını oynuyorlar. Keza Belçika’da da Mertens ve Vertonghen 35, Axel Witsel ve Alderweireld 33 yaşını doldurmuş durumda. Öteki tarafta ise Fas ve Kanada’nın kadro yapıları tecrübe ve gençliğin harmanlanmasından oluşuyor. Bu iki devin yanında biraz sönük kalsa da Fas ve Kanada büyük liglerden önemli oyuncular barındırıyor. 0-0’lık bir Fas-Hırvatistan maçı izlesek de bu grup taraftarlara kaliteli futbol izletmeye yakın. Önümüzde keyifli ve sürprizlere gebe 4 maç bulunuyor. Bakalım, Hırvatistan ve Belçika gruptan rahat çıkabilecek mi yoksa Fas ve Kanada zor olanı başarabilecek mi?

         G Grubu

Turnuva tarihinde kupayı en çok evine götüren takım Brezilya, elemelerin flaş takımı Sırbistan, buraların gediklisi İsviçre ve keyifli futbol vadeden Kamerun’dan oluşan G grubu da tıpkı B grubu gibi mutlak bir favori ve birbirine yakın 3 takımdan oluşuyor diyebiliriz. En son 2002’de mutlu sona ulaşan Brezilya turnuvanın her zamanki gibi doğal favorilerinden birisi. Kadro genişliği, yıldızlarının form durumu ve Brezilya futbol ekolüyle herkes Brezilya’nın oynayacağı futbolu merak ediyor. Diğer takımlara bakacak olursak İsviçre, Avrupa’da futbol izleyen herkesin aşina olduğu kalburüstü takımların kaliteli ve tecrübeli ayaklarından oluşan bir takım. Sırbistan ise sağlam bir omurgaya sahip ve bu turnuvada başarıya oldukça açlar. Sergej Milinkovic-Savic, Dusan Vlahovic, Filip Kostic gibi Avrupa’da çokça sükse yapmış ve Serie A’nın şampiyonluk adayı takımlarında oynayan isimlere sahipler. Kamerun ise şahsen turnuvada en merak ettiğim ekiplerden birisi. Napoli’nin başarılı geçirdiği şu süreçte kadronun bel kemiklerinden birisi olan Zambo-Anguissa, formda bir Choupo-Moting, Inter’in kalecisi Onana gibi Avrupa devlerinde oynayan önemli oyunculara sahipler. Afrika futbolu taraftarlara her zaman keyif vermiştir. Kamerun, Brezilya, Sırbistan ve İsviçre’nin birbirleriyle oynayacakları keyifli maçları hiçbir futbolsever kaçırmak istemeyecektir.

         H Grubu

Dünya kupasının son ve en çok drama barındıran grubu H grubu desek bize birçok kişi hak verecektir. İşin dramadan uzak tek takımından başlayacak olursak Güney Kore, çoğunluğu Asya’da oynayan ama Heung Min Son, Kim Min Jae ve Hwang Hee Chan gibi önemli isimlere sahip bir takım. Rusya’da gruptan çıkamasalar da son maçta Almanya’yı grup sonunculuğuna iterek turnuvaya damga vurmayı başarmışlardı. Daha kaliteli bir kadro ve yıldızları daha tecrübeli bir şekilde Katar macerasına başlasalar da işleri grubun diğer takımlarına karşı hiç kolay değil. Portekiz’e gelecek olursak futbol tarihinin en büyük isimlerinden birisi olan Cristiano Ronaldo’nun sene başından beri Manchester United’la yaşadığı kriz ve bu hafta karşılıklı anlaşarak sözleşmesini feshetmesi, medyanın Ronaldo ve diğer takım arkadaşları arasındaki ilişkiye olan ilgisi, teknik director Fernando Santos’a olan güvensizlik dramanın Avrupa temsilcisi tarafını oluşturuyor. Öte yandan Uruguay ve Gana’ya baktığımızda herkesin aklına 2010 Dünya Kupası gelecektir. Ufak bir hatırlatma yapacak olursak tarihte hiçbir Afrika takımı yarı final göremedi ve buna en çok yaklaşan takım 2010’da Gana’ydı. Afrika futboluna ilgisi olan herkes o Gana’nın ne kadar keyifli bir takım olduğunu hatırlar. Normal süresi 1-1 biten maçta 120+1’de Luis Suarez topu çizgiden çıkarmıştı. Penaltıyı kaçıran Gana yine penaltıların sonunda mağlup olarak evine dönmüştü. Kaderin cilvesi midir bilinmez o Suarez bu sene son Dünya Kupası’na çıkacak ve orada da Uruguay gruplarda Gana’yla eşleşti. İyi kadroya sahip iki takımın 2 Aralık’taki mücadelesini herkes merak ediyor. Futbol bir pastaysa drama onun çileğidir. Bu bolca çilek içeren grubun akıbetini grup maçları belirleyecek, bakalım Gana intikamını alabilecek mi?

 

Dünya Kupası gruplarını teker teker inceledik ve gruplar hakkında öne çıkan noktaları mercek altına aldık. Tarihte iyi midir kötü müdür bilinmez ama önemli bir yeri olacak bu Dünya Kupası umuyoruz tüm futbolseverleri tatmin eder. Zira çağımızın en büyük iki futbol efsanesi Ronaldo ve Messi son Dünya Kupalarını oynuyolar. İkisi de 5. Dünya Kupalarını oynuyolar ve bunu sürekli en üst seviyede oynayarak başardılar. Tarihin en iyi oyuncularından ikisi oldukları su götürmez bir gerçek. Katar Dünya Kupası bu açıdan da unutulmaz olacak. Kariyerlerine yakışır bir performansla Dünya Kupası karnelerini noktalamaları her futbolseverin temennisi. Umuyoruz ki birçok polemiğin tam ortasında oynanan bu kupayı ileride sadece güzel yönleriyle hatırlarız.

Yazı oluşturuldu 4

Benzer yazılar

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.

Üste dön